tag:blogger.com,1999:blog-38846014393588684922023-11-15T10:21:22.078-08:00Faydalı Bilgilermaykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.comBlogger108125tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-27167472590519549792014-03-02T08:45:00.002-08:002014-03-02T08:45:23.733-08:00Menderes Tadilat ve Dekarasyon<a href="http://www.menderestadilat.com">Menderes Dekarasyon</a>
Menderes Tadilat ve dekarasyon olarak sizlere hizmet sunmaktan mutluyuz Sizlere daha iyi hizmet verebilmek için elimizden gelenin en iyisini yapmaktayızmaykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-29780841850113110372012-05-11T15:10:00.001-07:002012-05-11T15:10:03.447-07:00Sıcak Çarpmaları<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5849416963299247012" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/sicak-carpmalarinda-ilk-yardim.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #008c9e; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Sıcak Çarpmalarında İlk Yardım kalıcı bağlantısı">Sıcak Çarpmalarında İlk Yardım</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">SICAK ÇARPMASI, BELİRTİLERİ, İLK YARDIM VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER Adale krampları, Güçsüzlük, yorgunluk, Baş dönmesi, kusma, bol terleme (daha sonra azalır), Davranış bozukluğu, sinirlilik, Solgun ve sıcak deri, Bilinç kaybı, hayal görme. Sıcak çarpmasında ilk yardım Hasta serin ve havadar bir yere alınır, Giysiler çıkarılır, Sırt üstü yatırılarak, kol ve bacaklar yükseltilir, Bulantısı yoksa ve bilinci açıksa su ve tuz kaybını gidermek için 1 litre su -1 çay kaşığı karbonat -1 çay kaşığı tuz karışımı sıvı yada soda içirilir. Sıcak çarpmasından korunmak için alınması gereken önlemler Özellikle şapka, güneş gözlüğü ve şemsiye gibi güneş ışığından koruyacak aksesuarlar kullanılmalıdır, Mevsim şartlarına uygun, terletmeyen, açık renkli ve hafif giysiler giyilmelidir, Bol miktarda sıvı tüketilmelidir, Direk güneş ışığında kalınmamalıdır, Kapalı mekanların düzenli aralıklarla havalandırılmasına özen gösterilmelidir.</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-68237771939738234612012-05-11T15:09:00.005-07:002012-05-11T15:09:46.936-07:00Mantar Zehirlenmesi<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-2016908910128747393" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/mantar-zehirlenmesi-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Mantar Zehirlenmesi ve Tedavisi kalıcı bağlantısı">Mantar Zehirlenmesi ve Tedavisi</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">Mantar Zehirlenmesi Tedavisi a) Zehirlenme belirtileri tam olarak görülmeden yani sıkıntılı dönemde, hasta veya yakınları durumu anlarsa, bu durum Hekime anlatılırsa, mide ve bağırsakların temizlenmesi öncelik taşır. Hekim bağlayıcı dozlarda hastaya müshil verebilir. Bu mantarda, bu şekle çok az rastlanır. b) Hekim hastanın korku ve heyecanlarını gidermelidir. Burada dikkat edilecek en önemli nokta, hastanın korku ve heyecanlarının giderilmesinde kullanılacak ilaçların karaciğere yan tesiri olmayan ilaçlar olmasına dikkat edilmelidir. c) Vücudun su ve elektrolit dengesi dikkatle korunmalıdır. d) Hastada kan diyalizi görülüyorsa kan değiştirilmesi literatürlerce tavsiye edilir. Kan diyalizinin olduğu hastalarda ölüm çoğunlukla görülen vakalardandır. e) Hastanın karaciğer ve böbreklerdeki tahribatı önleyecek ilaçlar dikkatle kullanılmalıdır. f) Hastaya sürekli ishallerden sonra, koruyucu olarak antibiyotikler verilebilir. g) İstifra ve ishallerden sonra hastaya, taze demli çay verilir. Karaciğer fonksiyon testleri normal çıkıncaya kadar, karbonhidratça zengin, proteince fakir yiyecekler verilmelidir. Daha sonra hastaya dengeli beslenme uygulanmalıdır. h) Mantar zehirlenmelerinin hiç bir safhasında hastaya alkollü içki verilmemelidir. Zehirlenmeden sonra bir hafta ön gün içinde alkollü içkiler içilmemelidir, Görülüyor ki, bu mantardan olan zehirlenmelerin tedavisinde kadro ve imkân yönünden yeterli bir hastane tedavisine ihtiyaç vardır. Zehirlenen şahsı zaman kaybetmeden büyük merkezlere göndermelidir.</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-79103067278080843752012-05-11T15:09:00.003-07:002012-05-11T15:09:31.504-07:00Kanamalarda İlk Müdahele<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5957163147964846065" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/kanamalarda-ilk-yardim.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Kanamalarda İlk Yardım kalıcı bağlantısı">Kanamalarda İlk Yardım</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">Kanamalarda İlkyardım Çeşitli nedenlerle kanın damar dışına çıkmasına kanama denir. Yetişkin bir kimsede 5 - 6 kg. kan vardır. 1 - 1,5 kg. kan kaybeden bir insanın hayatı tehlikeye girer. O HALDE KANAMALARI HEMEN DURDURMAK GEREKİR. Kanamaları kanın aktığı yere göre iç ve dış kanama olmak üzere ikiye ayırabiliriz. 1. İç kanamalar İç organlardaki dokuları besleyen kan damarlarının yırtılması veya zedelenmesi sonucu kanın damarlardan vücut boşluklarına akmasında denir. İç kanamaları kişiyi ölüme götürebilir. Bulguları; Baygınlık hali, baş dönmesi, Yüzde, dudaklarda ve parmak uçlarında solukluk, Huzursuzluk, -Derinin nemli ve soğukluğu, -Susama hissi, Hızlı ve zayıf nabız, nabzın güçlükle hissedilmesi, Hızlı solunum, Hava açlığı hissetmesi (Sanki hava alamıyormuş gibi bir hisse kapılması), Bilincin azalması ve en sonunda bilincin kaybolması Yapılacak ilk yardım Yaralı sırt üstü yatırılır. Baş yana çevrilir. Şoka karşı tedbir alınır. Ağızdan yiyecek-içecek verilmez. Sarsmadan ambulans veya sedye ile hastahaneye götürülür. 2. Dış Kanamalar Kanın damardan vücut dışına çıkmasına dış kanama denir. Dış kanama genellikle yaralanmalar sonucu olur ve atardamar, toplardamar, kılcal damar kanamaları şeklinde görülür. Dış Kanamaları Durdurucu Yöntemler a. Parmakla Basınç Yapma Yara ufak ve kanama az ise; Yara üzerine temiz bir bez ya da pansumanla BASTIRINIZ. b.Basınçlı Pansuman (Tampon) Yara içindeki yabancı cisimleri çıkarmadan yara üzerine temiz bir pansuman koyduktan sonra kravat, eşarp veya varsa sargı bezi ile sıkıca SARINIZ. c. Kanayan Yerin Yüksekte Tutulması Yaralı veya kanayan kısmın kalp seviyesi üzerine yükseltilmesi ile kanama oldukça azalır hatta durulabilir. d. Damar Üzerine Basınç Yapılacak Tazyik Noktaları Şakak bölgesi: Kulak önüne parmağınızla bastırınız. Yüz bölgesi: Kanamanın olduğu taraf alt çene kemiğinin orta kısmına parmağınızla bastırınız.</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-76813692371757971192012-05-11T15:09:00.001-07:002012-05-11T15:09:09.752-07:00Organ Kopmasına Müdahele<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5689678798501042308" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/organ-kopmasinda-ilkyardim.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Organ Kopmasında İlkyardım kalıcı bağlantısı">Organ Kopmasında İlkyardım</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">Organ Kopması ve İlkyardım Organ Kopmalarında İlkyardım Nasıl Yapılır Organ Kopmasında İlk Müdahale Organın yerinden ayrılması, genellikle kazalar sonucunda görülmekle beraber tedavi amaçlı da (örnek: gangren nedeniyle ayakların kesilmesi…)olabilmektedir. Kaza nedeniyle oluşan organ kopmalarının en önemli nedenleri: motorlu araç kazalarında sıkışma, iş kazaları, düşme veya kesici nitelikteki bir şeyin düşmesi ve benzeridir. Kopan organ, 24 saat içinde uygun koşullarda, uygun hastaneye nakledildiği takdirde, yerine dikildiğinde eski görevini sürdürebilir. 1- Hasta için uygun koşullar: - Kanama hemen doğrudan basınçla durdurulmalıdır - Hastanın soluk yolunun, solunumunun ve dolaşımının devamlılığı sağlanmalıdır - Şoka karşı önlem alınmalıdır: ayakların yükseltilmesi gibi - Kanama, doğrudan basınca ve kalp seviyesinden yükseğe kaldırmaya rağmen durdurulamamışsa, son seçenek olarak turnike uygulanabilir. Doğrudan turnike uygulanması, dokunun beslenmesini bozacağından istenmemektedir; beslenmesi bozulan organın yerine dikilmesinde sorunlar ortaya çıkmaktadır</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-67402570848600310292012-05-11T15:08:00.001-07:002012-05-11T15:08:47.713-07:00İç Kanamaya Müdahele<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5187405140242915316" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/ic-kanamada-ilkyardim.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="İç Kanamada İlkyardım kalıcı bağlantısı">İç Kanamada İlkyardım</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">Kanama, tartışmasız, belli başlı acil sorunlardan biridir. Kanama mutlaka kısa sürede belirlenmeli ve ciddiyeti değerlendirilerek, kontrol altına alınmalıdır. Kanın damar dışına çıkmasına KANAMA (HEMORAJİ) denir. İç ve dış kanama olmak üzere ikiye ayrılır. İç kanamalar gözle görülemediklerinden, belirlenmeleri ve en kısa zamanda hastaneye ulaştırılmaları önemlidir. Halbuki dış kanamalar gözle görülebilir ve durdurulma yöntemleri ile kontrol altına alınabilirler. Kanama başlangıçta halsizlik yapar, eğer kontrol altına alınmazsa şok ve ölüm gelişebilir. Normal bir erişkinin vücut ağırlığının ortalama 1/13’ ünü kan oluşturmaktadır. 70 kg’ lık bir kişide 5-6 lt civarında kan bulunduğu varsayılmaktadır. % 10 oranındaki kan kaybı (ortalama erişkinde 600 ml, çocukta 200-300 ml, bebekte 25-30 ml ) oldukça tehlikelidir. Kanama nedeniyle kaybedilen kan miktarına göre kişide oluşabilecek belirti ve bulgular için TIKLAYINIZ. Kanamaların Sınıflandırılması : I- Kanamanın meydana geldiği yere göre : 1- İç kanama 2- Dış kanama II- Kanayan damarın cinsine göre : 1- Atardamar (arter) kanaması : Parlak kırmızı renklidir, kalp atımı ile eşzamanlı fışkırır 2- Toplardamar (ven) kanaması : Koyu kırmızı renklidir, devamlı akar 3- Kılcaldamar (kapiller) kanaması : Devamlı, yavaş, sızıntı şeklinde akar. ** Kısa sürede fazla miktarda kan kaybını vücut dengeleyemez (tolare edemez) ve şok gelişir. Oysa az miktarda ve uzun zaman süresi içindeki kan kaybını vücut kısmen de olsa dengeleyebilmektedir. Örneğin: kan verme işleminde 500 ml kan, 10 - 15 dakika gibi bir zaman zarfında ve kontrollü olarak alındığından, vücutta herhangi bir sorun oluşturmamaktadır. 1- İÇ KANAMA İç kanamanın vücut dışında en sık görülen belirtileri ezikler ve çürüklerdir. Bu belirtiler yumuşak doku içine kanama olduğunun göstergesidir. İç kanamalar, gözle görülemeyen kanamalar olmasına rağmen, dışa açılan bir iç organda meydana gelmişse, daha kolay ve çabuk fark edilirler; örneğin : mide, akciğer, böbrek kanamalarında olduğu gibi. İç kanamayı düşündüren bulgular genellikle hipovolemik şoka ait bulgulardır. İç kanama bulguları : - Nabız zayıf ve süratlidir (ipliksi) - Deri soğuk ve nemlidir (yapışkandır) - Gözler donuk, gözbebekleri genişlemiş ve ışık refleksi zayıftır - Hastada genelde susuzluk hissi ve huzursuzluk vardır - Bulantı, kusma olabilir - (Geç bulgu: Kan basıncı düşer) İlkyardım: Herhangi bir vurma, çarpma, darbe sonrası bu belirtiler söz konusuysa, bu durumda yapılacak en doğru şey, kişiyi bir an önce hastaneye ulaştırmak olmalıdır. (bakınız: şok)</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-65109483485043508442012-05-10T13:20:00.001-07:002012-05-10T13:20:06.036-07:00Cinsel Oyuncaklar<br />
<h3 class="post-title entry-title" itemprop="name" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-weight: normal; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0.75em; position: relative;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-435926432661782269" itemprop="articleBody" style="line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4626772413528204790" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/cinsel-oyuncaklardan-korkmayin.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Cinsel Oyuncaklardan Korkmayın kalıcı bağlantısı">Cinsel Oyuncaklardan Korkmayın</a><br /><br /><div style="color: #565656; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 24px; text-align: left;">
<em><span style="font-size: small;">Hamilelik, doğum travması ve bebekli yaşama geçiş süreci, size, “Daha önce bir seks yaşantım var mıydı?” bile dedirtebilir. Bu süreçte nelerin doğal olduğunu öğrenmenizde fayda var. Bırakın, eskilerin deyimiyle 40’ınız çıksın. Doğumdan sonra ruhen ve bedenen kendinize gelin. Sonra mı? Birkaç küçük ipucuyla seks periniz yine yanınızda. Unutmadan, bu süreçte erkeklere çok iş düşüyor!</span></em></div>
<div style="color: #565656; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 24px; text-align: left;">
<span style="font-size: small;">Evet, artık yuvanızı paylaştığınız bir yabancı var ve ilişkiniz, -buna cinsel yaşamınız da dahil- üçüncü kişinin (bu ilk çocuğunuz değilse daha fazlasının) gölgesinde devam edecek. “Romantizm kayboldu” diye trip yapacak, “Benimle eskisi kadar ilgilenmiyor zaten” diye takacak, “Yoksa beni artık beğenip, istemiyor mu?” diye paniğe kapılacaksınız. Ve muhtemelen, en azından bir süre -bu uzun bir süre olabilir- başka bir şey hissedemeyecek kadar kendinizi yorgun hissedeceksiniz. Üstelik bütün bunlar, doğum yapan siz olsanız bile kocanız için de geçerli olacak. Fakat hisleriniz ve istekleriniz hangi yönde olursa olsun, gerçekleri bilirseniz, yaşamınızın ve elbet seksinizin de, nasıl ve ne zaman normale döneceğini bilirsiniz. İşte, doğumdan sonra doyurucu bir cinsel yaşam için size ve eşinize kılavuzluk edecek bilgiler... </span></div>
</div>
</div>
</h3>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-59359478719612142022012-05-10T13:19:00.001-07:002012-05-10T13:19:18.265-07:00Cinsel Kur<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4676199779623391471" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-7146198542227230438" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 15px; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/cinsel-kur-ve-faydalari.asp" style="color: #888888; font-size: 13px; text-decoration: none;">Cinsel Kur ve Faydaları</a><br /><br /><div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
Uzun bir aradan sonra show tv nin yeni programı sabahın sedası adlı programda 07.05.2010 tarihinde seda sayanın konuğu olarak ekranlara çıkan ,prof. İbrahim Saraçoğlu yeni kür tarifleri verdi. <span style="border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px;"> </span>İşte bu kürler ve uygulama şekilleri:</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
ASTIM VE ALLERJİK ASTIM İÇİN KEÇİ BOYNUZU KÜRÜ:</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
Yarım klorsuz litre su</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
6-7 adet keçibonuzu</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
Suyu kaynatın. İçine birkaç parçaya ayırdığınız keçiboynuzlerinı atın ve 7-8 dakika kladar kaynatın.</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
*Çocuklardaki alerjik astıma karşı faydalıdır.</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
*Erkeklerin cinsel gücünü ve sperme sayısını artırır.</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
*Cinsel soğukluk yaşayan kadınlara da faydalıdır.</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
*Akciğer kanserine karşı koruyucudur.</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
*Tırnakları geç uzayanların tırnaklarını çabuk uzatyır.</div>
<div class="MsoNormal" style="background-color: white; border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; color: #555555; font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-align: justify;">
*Tırnağınız <span style="border-bottom-width: 0px; border-color: initial; border-image: initial; border-left-width: 0px; border-right-width: 0px; border-style: initial; border-top-width: 0px; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px;"> </span>herhangi bir nedenden dolayı çekilmiş ve yerine tırnak gelmemiş se bu kür bu tırnağınızın uzamasını sağlar.</div>
</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-30389158067319060182012-05-10T13:18:00.001-07:002012-05-10T13:18:46.626-07:00Cinsel Doyum<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-8097390189247192884" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5270387891993560407" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 15px; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/cinsel-doyuma-ulasmak.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Cinsel Doyuma Ulaşmak kalıcı bağlantısı">Cinsel Doyuma Ulaşmak</a><br /><br /><h4 style="background-color: white; color: #333333; font-family: Helvetica, Arial, 'Lucida Grande', Verdana, sans-serif; font-size: 17px; line-height: 1.25; margin-bottom: 15px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 10px; position: relative;">
On sekizinden doksan yaşına kadar altı bini aşkın kadın ve erkek üzerinde yapılan incelemeler sonunda, orgazm olayı dört aşamaya ayrılmıştır.</h4>
<ol style="background-color: white; color: #333333; font-family: georgia; font-size: 14px; margin-left: 35px;">
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px;">Heyecanlanma aşaması</li>
<div style="margin-bottom: 15px; margin-top: 10px;">
Kan dolaşımının hücumuyla vajinanın alt kısmında ve vulvada şişkinlik, açılma, ıslaklık olur ki, bunlar cinsel ilişkiye hazırlığı oluşturur. Bazen klitoriste de, göğüs ucundaki gibi büyüme, sertleşme olur. Rahimde kasılmalar meydana gelir.</div>
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px;">Plato aşaması</li>
<div style="margin-bottom: 15px; margin-top: 10px;">
Yukarıda anlatılan değişiklikler daha da artarak devam eder. Erkekte de buna uygun değişiklikler ve her iki tarafta nefes ve tansiyonda artma olur. Erkekte penisin ucunda Cowper bezinden salgılanan berrak, kaygan birkaç damla sıvı belirir.</div>
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px;">Orgazm aşaması</li>
<div style="margin-bottom: 15px; margin-top: 10px;">
Orgazm, klitoris tarafından doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak başlatılır. Bu, değişik kadınlarda değişik yollardan olabilir. Rahimde erkeğin boşalımımdaki aynı ritimle 0,8 saniyede bir olmak üzere düzenli kasılmalar olur. Bu kasılmalarla birlikte vajinada içeriye doğru bir emilme, havanın içeriye doğru çekildiği duyulur. Anüsteki büzücü kas kasılıp büzülür. Duygu ve zevkteki bu doruk on, on beş saniyeyi ender olarak geçer.</div>
<li style="margin-bottom: 0.25em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px;">Gerileme aşaması</li>
<div style="margin-bottom: 15px; margin-top: 10px;">
Bu son aşama yarım saat kadar sürebilir. Genital organlar damar büzülmesinin sona erip kanın çekilmesiyle eski durumlarına dönerler.<br />Birçok kadında plato aşamasına kadar vardıktan sonra gerginliği giderecek gevşeme ve orgazm meydana gelmez. Bunu .eşine açıkça söyleyip birlikte çözüm aramalıdır.</div>
</ol>
</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-30028367370044810302012-05-10T13:17:00.003-07:002012-05-10T13:17:43.599-07:00Birlikte Orgazm Olmalı<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4284584638843419396" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-3906066518702141071" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/birlikte-orgazm-olmalisiniz.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-size: 15px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Birlikte Orgazm Olmalısınız kalıcı bağlantısı">BIRLIKTE ORGAZM OLMALISINIZ</a><br /><div style="font-size: 13px;">
<br /></div>
Tracey Cox Orgazm hissi nasıldır? Nasıl farklı şekillerde orgazm olabilirsiniz? Birlikte orgazma ulaşmanın en etkili yolları nelerdir? Hepsini ve daha fazlasını okuyun, öğrenin! Orgazm hissi nasıldır? Seçilen bir grup temsilci kadına orgazm olduklarında nasıl hissettiklerini sordum. “Problem yok”, hepsi coşkuyla karşıladı ve bir saat içinde maille yanıt vereceklerini söyledi. Ama umdukları kadar kolay değildi. “Bunu kelimelerle anlatmak gerçekten zor” dedi bir kadın. Ve haklıydı. Bu kadar güçlü ve büyük bir duygu için kelimeler yetersiz görünebilir. Ama hepsinden daha zoru onları ikna etmekti (buluştuğumuzda bir içecek ısmarlamaya söz verdim), işte onlardan gelenler; “Orgazm olmak için bir fantaziye konsantre olmak zorundayım. Ve sıklıkla gerçekte olmasını istediğim şeyler gibi olmaz. O andaki en favori fantazim erkek arkadaşımı bir pubda bir arkadaşıyla bazı kızlarla birlikteyken yakalamak.. Orgazm zamanım tam böyle bir düşünceye rastlıyor. Kendimi erkek arkadaşımın yanındaki kızın yerine koyuyorum ve neler hissettiğini düşünüyorum. Böylece orgazm olmam kolaylaşıyor.” “Bazen orgazm olmakta zorlanıyorum. Gerçekten konsantre olma gereği duyarım. Eğer onu gerçekten istiyorsam, iyi ve uzun bir ön sevişmenin ardından ilişkiyi seçerim. Çoğu zaman ön sevilme sırasında tepe noktaya varabilirim. Böyle bir durumda ruhsal duygulardan çok fiziksel güç benim için rehberdir.” “Favori orgazmım oral seks sırasındadır. O başladığı zaman, her noktada inanılmaz bir hassasiyet hissediyorum. O zaman klitoris çevresinde daha belirgin bir hassasiyet yaşanıyor. Herşey sıcaklığı hissettiriyor, zirvede olduğum zaman vajinamda titreme ve çarpma hissediyorum ve bir kaç saniye için harika bir hassasiyet yaşıyorum. Bazen 3 veya 4 şiddetli kasılma oluyor. Daha az yakınlaştığımız diğer zamanlar daha küçük dalgalanmalar yaşıyorum.” “İlişki sırasında inanılmaz bir hareketlilik varsa orgazm olabilirim. Bana sarılıp sert, ufak ve derin hareketler yapması orgazm olmamı kolaylaştırıyor. Bu duygulara ulaştığımda zirvede oluyorum. O zaman dalga dalga memnuniyet duygusu yayılıyor. Sıklıkla bu dalgalar uzun zaman sonra sona eriyor. Tüm kızlara bunu yaşamaya ve hissetmeye çalışmalarını öneriyorum. Merkeze odaklanmalarından daha güzel bir duygu..” Farklı şekillerde orgazm olmak Açgözlü bir kızsınız.. Sadece bir orgazmdan daha fazlasını niçin istemeyeceksiniz? Bekleyin, biliyorum.. Çünkü yapabilirsiniz! Doğa ana sizi gebelik, adet dönemleri ve yüksek topuklarla lanetleyebilir ama size bir hediye verdi: Birden daha çok yolla orgazm olabilme yeteneği.. Erkekler kadar çabuk orgazm olamazlar ancak tekrar kışkırtılmaları ve daha çok orgazm olmaları kolaydır. İşte farklı orgazm önerileri..</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-34418251298201041982012-05-10T13:16:00.000-07:002012-05-10T13:16:13.909-07:00Doğum Kontrol Yöntemi Geri Çekme<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-3135902809088321108" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-8392482676759073507" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 15px; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/dogum-kontrol-yontemi-olarak-geri-cekme.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #005f6b; font-size: 13px; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Doğum Kontrol Yöntemi Olarak Geri Çekme kalıcı bağlantısı">Doğum Kontrol Yöntemi Olarak Geri Çekme</a><br /><br /><div style="background-color: white; font-family: arial, verdana, helvetica, Geneva, Trebuchet, sans-serif; font-size: 13px;">
Dünyada en yaygın kullanılan doğum kontrol yöntemi coitus interruptus yani geri çekme yöntemidir.</div>
<div style="background-color: white; font-family: arial, verdana, helvetica, Geneva, Trebuchet, sans-serif; font-size: 13px;">
Özellikle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerdeki ilk tercih edilen yöntemdir. Dünya nüfusunun büyük çoğunluğu bu tür ülkelerde bulunduğundan kaçınılmaz olarak dünyada da en çok kullanılan gebelikten korunma yöntemidir.</div>
<div style="background-color: white; font-family: arial, verdana, helvetica, Geneva, Trebuchet, sans-serif; font-size: 13px;">
İnsanoğlu üreme ile cinsel ilişki ve erkeğin boşalması arasındaki bağı fark ettiğinde geri çekme yöntemini de keşfetmiş oldu. Teorik olarak gebelik olması için spermlerin kadın vajinasına bırakılması gerektiğinden erkek tam boşalma anında penisini dışarıya çeker ise gebelik olmayacağı düşünülmekteydi. Bu görüş hala daha geçerlidir. Ancak terorik olarak büyük oranlarda başarı göstermesi gereken yöntemin pratikde başarısız olması sonucu daha detaylı araştırmalar yapıldı ve erkekte, boşalmadan önce gelen sıvıda da sperm bulunduğunun saptanması çok da zor olmadı.</div>
<div style="background-color: white; font-family: arial, verdana, helvetica, Geneva, Trebuchet, sans-serif; font-size: 13px;">
Gerçekten de geri çekme yöntemi tüm doğum kontrol yöntemleri arasında en başarısız olanıdır.Başarısızlığın en önemli nedeni orgazm ve ejekülasyon anında geri çekmenin çoğu zaman zor olması, ejekülasyondan önce gelen sıvı içinde sperm bulunması ve ejekülatın vajina dışına bulaşması durumunda nadiren de olsa spermlerin vajina içine girip ilerleyerek döllenmeyi gerçekleştirmeleridir.</div>
<div style="background-color: white; font-family: arial, verdana, helvetica, Geneva, Trebuchet, sans-serif; font-size: 13px;">
Geri çekme ancak çok nadir olarak cinsel ilişkide bulunan çiftlerde ya da çocuk isteyip istemediklerine karar verememiş, olursa olur düşüncesinde olan çiftler için uygundur.</div>
</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-60338631570208838512012-05-09T16:00:00.002-07:002012-05-09T16:00:30.289-07:00Manyaklık ve Tedavi Süreci<br />
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/manyaklik-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="border-bottom-style: none; border-color: initial; border-image: initial; border-left-style: none; border-right-style: none; border-top-style: none; border-width: initial; color: #008c9e; margin-top: -3px; text-decoration: none;" title="Manyaklık ve Tedavisi kalıcı bağlantısı">Manyaklık ve Tedavisi</a><br />
Nedir bu kontrol manyaklığı?
Kontrol manyağı kendi benimsediği davranışları zorla çevresine benimseten kişilere deniyor. Bu kişiler içinde bulunduğu tüm durumlarda kontrol onda olsun ister. Herşeyin onun karar verdiği gibi sıkı bir şekilde planlanmış, hesaplanmış ve organize edilmiş olmasını ister.
Kontrol manyakları genelde çevrelerindeki tüm olaylarda onların müdahalelerinin gerekli olduğunu düşünürler. Aslında bu her şeyi kontrol altına alma dürtüsü altında bir üstünlük duygusu yatar. Onlara göre diğer insanlar beklenmedik durumlar karşısında ne yapacaklarını bilemezler ve bu nedenle onların kontrollerine ihtiyaçları vardır.
Onların kontrolleri dışında gerçekleşen en ufak bir değişiklikte fazlasıyla canları sıkılır. Hayatlarında hiçbirşey rastlantısal olamaz; çünkü tüm ihtimaller hesaplanmış, planlar hazırlanmıştır.
Kontrol manyaklığının altında yatan nedir?
Bu durumun altında yatan en önemli sebep başarısızlık korkusudur! Bu başarısızlık korkusu ve başkalarına güvensizlik duygusunun altında yatan rahatsızlıklardan biri de mükemmeliyetçiliktir. Sürekli olarak mükemmeli elde etmeye kendilerini zorlarlar ve bu nedenle sürekli mutsuz olma ihtimalleri fazladır.maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-56577945494061376812012-05-09T14:28:00.003-07:002012-05-09T14:28:26.591-07:00Kokainomani ve Tedavi Süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-7413595368026970878" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/kokainomani-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #bd492a; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Permanent Link to Kokainomani ve Tedavisi">Kokainomani ve Tedavisi</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">Kokain tiryakiliğine verilen ad. Uyuşturucu madde düşkünlüğünün en yaygın ve en tehlikelilerindendir. Sinirler başlangıçta tatlı bir şekilde uyarılır; fakat zaman geçtikce vücutta önemli düzensizlilder meydana gelir. Uykusuzluk, kalb çarpıntısı, iştahsızlık, hezeyanlar, sayıklama, çıldırma, ahlak duygusunun kaybı önemli arızalardır. Kişi, devamlı olarak kokain almak ister. Kokainman, ,hem kendine hem de başkalarına karşı tehlikelidir. Intihar ve cinayet fikirlerini geliştirir. Tedavi için hasta, bir hasta- hanede doktor kontrolünde kokaini bırakır. Kesilmeden dolayı birtakım belirtiler görülünce hemen tedbir almalıdır. Kokainmanlar, kokain ihtiyaçlarını burundan kokain klorhidrat çekmek veya deri altına şırınga etmek suretiyle giderirler.</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-87731086927893344402012-05-09T14:28:00.001-07:002012-05-09T14:28:05.001-07:00Hırsızlık Hastalığı ve Tedavi Süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-6260976977817159978" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/hirsizlik-hastaligi-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #bd492a; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Permanent Link to Hırsızlık Hastalığı ve Tedavisi">Hırsızlık Hastalığı ve Tedavisi</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">İhtiyacı olmadığı halde hastalık şeklinde görülen çalma dürtüsüne kleptomani, bu gibi kimselere de kleptoman denir Bu şekilde hırsızlık yapanlar genellikle orta yaşlı veya yaşlı kadınlardır ve çaldıkları şeyler aslında satın alabilecekleri önemsiz eşyalardır. Kleptomanları büyük mağazalarda tek başlarına veya çeteler halinde çalışarak mal çalan adı hırsızlardan ayırmak gereklidir Bu hırsızların ancak birkaçı tedavi için psıkıyatrıste başvururlar Kleptomanı tam bir hastalık değildir, çeşitli depresyonlarda ve semi demansta görülür Bilinçaltının çözümlenmesinde hırsızlık dürtüsünün , mutsuzluğun bir belirtisi olduğu ve çok kere amacın eşinin toplumsal durumunu sarsmaya yönelik bulunduğu görülmüştür</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-51274968044157639032012-05-09T14:27:00.005-07:002012-05-09T14:27:49.437-07:00İlaç Bağımlılığı ve Tedavi Süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-8727294128762762758" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/ilac-bagimliligi-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #bd492a; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Permanent Link to İlaç Bağımlılığı ve Tedavisi">İlaç Bağımlılığı ve Tedavisi</a><br /><br /><span style="color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: x-small;">İlaç bağımlısı kişileri tedavi ederken bu bağımlılığın vücuda verdiği zararlar göz önüne alınıp bunların etkilerinin sıfıra indirilmesi ve kişinin eski sağlığına kavuşması hedeflenir. İlaç bağımlılığının tedavisi bittikten sonra belli bir süre daha kontrol ve gözlem altında tutulur ve bu eğilimleri tekrarlayıp tekrarlamadığına bakılır. Tekrar bağımlı davranışların gösterilmemesi durumunda hasta eski sağlıklı günlerine kavuşmuş demektir ve tedavi süreci sonlandırılır. İlaç bağımlılığı tedavileri uzman hekimler gözetiminde tam teşkilatlı hastanelerde özel birimlerde yapılmaktadır. İlaç bağımlılığının en yaygın olan türleri morfin ve eroin bağımlılığıdır. Bu tür ilaç bağımlılıkları dört yöntemle tedavi edilir; psikoterapi, ilaçla tedavi, sosyal tedavi, zıt tepki tedavisi. Psikolojik ve sosyal tedavi yöntemleri hastayı normal yaşam standartlarında yaşamak için oryantasyon çalışmalarını içerirler. İlaçla yapılan tedavilerde ise ilaçlar en fazla üç gün süre ile uygulanır. Bu tedaviler hastalığın şiddetine göre ayrı ayrı uygulanabileceği gibi birlikte de uygulanabilirler. Hasta ilaç bağımlılığı tedavisinin ardından psikolojik tedaviyle de desteklenmelidir. Başlayacağı ve alışması gereken yeni hayata çevresindekilerin yardımlarıyla daha kolay alışacağından bu süreç hasta için önem arz etmektedir. İlaç bağımlılığı tedavisinin en çabuk ve en etkili yolu bağımlının tedaviyi kendi isteğiyle alıyor olmasıdır. Fakat o durumdaki bir insanın bu tedaviyi kabul etme olasılığı çok azdır. Hastaların çoğu bulunduğu mevcut durum dolayısıyla tedaviyi kabul etmemektedir. Özellikleri gençleri bilinçlendirerek bu surmlara düşmeden önlemi almak en etkili çözümdür.</span></div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-28579154527886747812012-05-09T14:27:00.003-07:002012-05-09T14:27:34.242-07:00Kılkurdu ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-7203956650439911806" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-6559691168385199426" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<h1 style="background-color: white; color: #045fb4; font-family: Arial; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 5px; padding-top: 0px; position: relative;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/kilkurdu-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: black; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Kılkurdu ve tedavisi"><span style="font-size: small;">Kılkurdu ve tedavisi</span></a></h1>
Kıl kurdu enfeksiyonları dünyanın her yerinde yaygındır. Doğal konağı insandır. Her yaşta görülmekle birlikte 5-14 yaş arasında en sıktır. Kalabalık yaşam koşullarında, kurumlarda yaşayanlarda yaygındır ve oldukça zararsızdır. İplik şeklinde hareketli bir bağırsak parazitidir. Erkekleri 2-6 mm, dişileri 8-12 mm uzunluğundadır. Enfekte kişilerde dişi erişkin kıl kurtları gece uykudan 2-3 saat sonra anüsten dışarı çıkarak makat civarına binlerce yumurta bırakır ve kısa süre içinde ölürler. Yumurta 6 saat içinde bulaşıcı özelliğini kazanır. İç çamaşırlarına bulaşan, yatağa dökülen ve ya da oluşturduğu kaşıntı hissi ile o bölge parmakla kaşındığında, tuvalet sonrası makat temizliği esnasında kişinin eline, tırnaklarının arasına geçerler. Bu nedenle tekrar tekrar bulaşma ve çocuktan çocuğa bulaşma riski fazladır. Kıl kurdu, oda sıcaklığında 2-3 hafta canlı kalabilir. Çamaşırlarda, yatak ve çarşaflarda da yumurta bulunduğunda bulaşma ortamı oluşturur. Kıl kurdu bulaşmış çarşafların silkelenmesi ile havaya saçılan yumurtaların ağız bölgesine ulaşarak bulaşması da mümkündür. Kıl kurdu ağız yoluyla bulaşır. Yutulan yumurtalar midede larva şekline ulaşır ve kör bağırsağa göç ederek erişkin forma gelir. Makat bölgesinde yumurtaların larva şekline gelmesi ve anal yoldan tekrar bağırsağa girmesiyle de tekrarlayabilir. Kıl kurdu genellikle belirtisizdir. En sık görülen belirti geceleri görülen makat bölgesindeki kaşıntılarıdır. Vücudun bazı bölgelerinde cerahatli enfeksiyonlar gelişebilir. Uykusuzluk, gece korkuları, diş gıcırdatma, gece işemeleri olabilir.</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-89211147467426905492012-05-09T14:27:00.001-07:002012-05-09T14:27:14.630-07:00Karaciğer yağlanması ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5046324517193087795" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4576453185359867289" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<h1 style="background-color: white; color: #045fb4; font-family: Arial; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 5px; padding-top: 0px; position: relative;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/karaciger-yaglanmasi-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: black; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Karaciğer yağlanması ve tedavisi"><span style="font-size: small;">Karaciğer yağlanması ve tedavisi</span></a></h1>
<div>
<br /></div>
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, Prof.Dr. İbrahim SARAÇOĞLU ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Kasım Kazbay 10-15 yıldır yaşanan metabolik sendrom ve obezite salgınının tetiklediği ‘karaciğer yağlanmasını’ anlattı. Sizi tanıyoruz! Sağlık kontrollerinizi her yıl düzenli olarak yaptırıyorsunuz. Sağlık riski analizleriniz bu yıl da yaptırdınız. Sonuçlarınızla birlikte doktorunuzdan bir randevu ayarladınız. Doktorunuz tetkiklerinizde ‘ALT ve AST enzimlerinizin yüksek', karaciğer ultrasonografinizde 'diffüz yağlanma' uyarısı saptadı. Muayenenizdeki 'karaciğerde büyüme' notu ile birlikte değerlendirdiği bu bulgularla biraz telaşlandı. Ama siz sakın telaşlanmayın. Laboratuar bulgularınızı inceleyen doktorunuzun size yönelttiği şu soruyu dikkatle yanıtlayın: -Alkol kullanımınızı arttırdınız mı? -Karaciğerinize zarar verebilecek bir ilaç veya kimyasal kullandınız mı? -Kilonuzda hızlı bir artma ve/veya kan yağlarınızda, kan şekerinizde ani bir yükselme oldu mu? İlk iki soruyu 'Hayır', son soruyu 'Evet' diye yanıtladıysanız siz de 'Alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması' sorunu ile karşı karşıya olabilirsiniz. Alkol kullanımında artma (alkolik hepatit), siroza doğru ilerleyen A, B veya C tipi viral hepatitler, karaciğer kanserleri (hepatoma), karaciğerde demir (hemakromatot) veya bakır depolanması (Wilson Sirozu) hastalıkları, şeker hastalığı kanda trigliserid artışı ve daha pek çok neden 'yağlı karaciğer' sorunu ile birliktedir. Sayılan bu sorunların çoğunda karaciğerde ciddi bir hasar olmadan işi kontrol altına almak mümkündür. Karaciğer yağlanması sık görülür ve doktorları pek ürkütmez.</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-15392076845818936172012-05-09T14:26:00.003-07:002012-05-09T14:26:51.397-07:00Kalınbarsak kanseri ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5433944965716340518" itemprop="articleBody" style="background-color: white; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-9180819809698722443" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; position: relative; width: 570px;">
<div style="line-height: 1.4;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/kalinbarsak-kanseri-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: black; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Kalınbarsak kanseri ve tedavisi">Kalınbarsak kanseri ve tedavisi</a><br />KALIN BAĞIRSAK KANSERİ HAKKINDA NELER BİLİYORUZ Kolon ve Rektum Kolon ve rektum, sindirim sisteminin “kalın bağırsak” olarak adlandırılan kısmını oluşturur. Kalın bağırsakların yaklaşık 150-180 cm’lik üst kısmına “kolon”, 15-17 cm’lik alt kısmına ise “rektum” adı verilir. Yiyecekler, midede ve ince bağırsaklarda sindirildikten sonra kalın bağırsaklara gelirler. Burada bağırsak içeriğinin içinde sindirim sisteminin daha üst kısımlarında emilmemiş olan Su da vücutça emilerek geriye ‘gaita’ olarak adlandırılan katı kısım kalır. Gaita, kolon ve rektum boyunca ilerleyerek daha sonra anüs yoluyla vücuttan atılır. Kanser Nedir? Kanser vücuttaki hücrelerin kontrolsüz olarak aşırı şekilde çoğalıp, vücudun çeşitli bölgelerine dağılmalarıdır. 100’den fazla değişik Kanser türü vardır. Vücudun tüm diğer organlarında olduğu gibi kolon ve rektum da değişik türde hücre gruplarından oluşmuştur. normal olarak hücreler ancak organizma onlara gerek duyduğunda çoğalırlar. Bu durum organizmanın belirli bir düzen içerisinde gelişmesini ve böylece Sağlıklı kalmasını sağlar. Hücreler gerek olmadığı halde bölünüp, çoğalırlarsa o bölgede bir doku kitlesi oluşur. Fazladan oluşan bu kitle ‘tümör (ur)’ olarak adlandırılır. Bu kitleler benign (selim) veya malign (habis) olabilirler.</div>
</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-43381399761352639862012-05-09T14:26:00.001-07:002012-05-09T14:26:15.606-07:00Kabızlık ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4383776914218208714" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-679293221725916134" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<h1 style="background-color: white; color: #045fb4; font-family: Arial; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 5px; padding-top: 0px; position: relative;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/kabizlik-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: black; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Kabızlık ve tedavisi"><span style="font-size: small;">Kabızlık ve tedavisi</span></a></h1>
<div>
<br /></div>
Kabızlık Nedir? Tuvalete hiç çıkmama veya çok seyrek çıkmaya kabızlık, peklik ya da inkıbaz deniz. Tıp dilinde ise "konstipasyon" adı verilir. Yeterince sulu şeyler yememe, sinir bozulukları, hormon dengesizliği, basur, fıtık boğulması kabızlığı doğuran nedenler arasındadır. Ayrıca günlerinin büyük bir kısmını oturarak geçirmek zorunda olanlarla, hamilelerde ve yaşlılarda görülür. Öncelikle kabızlığa neden olan hastalığı tespit etmek gerekir. Esas nedeni tespit etmeden alınacak müsil ilaçları kötü sonuçlar doğurabilir. Kabız olmayı önlemek için, sebze çorbaları ve yemekleri, mercimek, ıspanak, salata, balık ve çavdar ekmeği yemek çok faydalıdır. Ayrıca erik reçeli, bal, üzüm, kayısı veya elma yemek, bol su veya şerbet içmek de yararlıdır. Müzmin kabızlıktan şikayet edenlerin de; fazla ert, yumurta, peynir, beyaz ekmek, muz gibi yiyecekleri azaltmaları, kahve çay ve sigarayı en az miktara indirmeleri, alkolü bırakmaları gerekir. Kabızlığı gideren ilaçların fazla miktarda uzun süre kullanılması kötü sonuçlar doğrulabilir. Bu nedenle ilaçları kullanırken tavsiye edilen miktarları aşmamak gerekir. Kabızlık için Pratik Bitkisel Formüller : * 1 su bardağı kaynar su içine 5-6 yaprak sinemaki yaprağı, birer çay kaşığı anason ve rezene havanda ezilerek konulur. 15 dakika demlenerek; aç karnına günde 1-2 bardak içilir. * Sıcak bal şerbeti içilir. * Günde 1 defa açken; 1 tatlı kaşığı keten tohumu tozu suyla içildiğinde bağırsakları çalıştırmaktadır. (Keten tohumunda dikkat edilmesi gerekenler)</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-71460758109958651752012-05-09T14:24:00.001-07:002012-05-09T14:24:59.249-07:00Hepatit B ve Tedavi Süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-7188409858283191260" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-5980285879407339063" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<h1 style="background-color: white; color: #045fb4; font-family: Arial; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 5px; padding-top: 0px; position: relative;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/hepatit-b-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: black; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Hepatit B ve Tedavisi"><span style="font-size: small;">Hepatit B ve Tedavisi</span></a></h1>
<div>
<br /></div>
HEPATİT B Hepatit B virüsü ile ortaya çıkan karaciğer hücre iltihabı ve hasarı hepatit B hastalığı olarak tanımlanır. Ülkemizde taşıyıcılık oranı %3 ile %7 arasındadır. HEPATİT B NASIL BULAŞIR ? İnsandan insana vücut sıvıları yolu geçer: Kan Semen (meni) Vajinal sıvı ve salgılar (adet kanı dahil) Doğum sırasında anneden bebeğe geçiş (perinatal hepatit KAN, KAN ÜRÜNLERİ: Kan yolu ile bulaşma özellikle gelişmiş ülkelerde damardan yasa dışı ilaç kullananların, kullandıkları iğnelerin bir şekilde diğer insanlara yayılması ile ortaya çıkmaktadır. Ayrıca yine bu kişilerin kullandıkları eşyaların diğer kişilerce kullanılması da bulaşmayı sağlar. Ancak dünya üzerinde hepatit B açısından oldukça yüksek riskli bir grup olan sağlık çalışanları açısından iğne yolu ile bulaşma son derece önemlidir. Çeşitli sağlık birimlerinde çalışan sağlık personeli özellikle kaza sonucu iğne batması ile hepatit B ye yakalanmaktadırlar. Ayrıca yine sağlık çalışanları hasta kişilerin kanının bulaştığı bir cisimle yine kaza sonucu yaralanır veya temas ederlerse yine hepatit B ye yakalanabilirler. Yine normal popülasyon ve sağlık çalışanları için kan nakli sonucu bu hastalığa yakalanma riski vardır. Gelişmiş ülkeler bu sorunu kan nakilleri sırasında tarama yaparak çözmüşlerdir. Ve bu tür bir bulaşma yolu dolayısıyla ortadan kalkmıştır.</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-69026756124301121512012-05-09T14:23:00.001-07:002012-05-09T14:23:13.099-07:00Hepatit A ve Tedavi Süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-3328415974572031907" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-2967806973682140926" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<h1 style="background-color: white; color: #045fb4; font-family: Arial; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 5px; padding-top: 0px; position: relative;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/hepatit-a-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: black; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Hepatit A ve Tedavisi"><span style="font-size: small;">Hepatit A ve Tedavisi</span></a></h1>
<div>
<br /></div>
Hepatit A oldukça bulaşıdır ve halk arasında sarılık adıyla bilinir.Hepatit A genellikle bu hastalığı taşıyan bir insanla gıda veya su paylaşımı nedeni ile bulaşır.Ayrıca cinsel ilişki veya hasta bir insanın kan, idrar gibi vücut sıvılarına temasla bulaşmaktadır.Genellikle hastalaın büyük bir çoğunluğu iyileşir ama hastalık oldukça ağır geçer.Diğer hepatit türleri gibi hepatit A ‘da karaciğerin iltihaplanmasına neden olur Hepatit A’ nın belirtileri Tüm viral hepatitlerde sarılık başlamadan önce genellikle; * Bulantı, kusma, ishal, * Şiddetli iştahsızlık, * Mide – barsak şikayetleri, * Karın üst bölgesinde ağrı ve * Yorgunluk görülür.Yalnız Hepatit – A’da 38 C den yüksek ateş (enfluenza’daki gibi) ve eklem ağrıları da görülür. Ateş varsa, genellikle sarılığın ilk birkaç gününde normale döner. Viral Hepatitlerdeki en tipik belirtiler ise; * Göz aklarının, cilt ve mukoz membranların sararması, * İdrarın renginin koyulaşması ve * Dışkının renginin açılması’dır. Hastalığın başlangıcından 2 – 3 hafta sonra dışkı rengi normale döner. Bir veya iki hafta sonra karaciğer büyüyebilir ve sarılık görülebilir. Hepatit A’ lı olgular sarılığın ortaya çıkışından iki hafta öncesi ve sarılığın ortaya çıkışından bir hafta sonrasına kadar her dışkılama ile çok miktarda Hepatit – A virusu salgılar ve hastalığı bulaştırırlar. Belirti göstermeden hastalığı geçiren fertler de, hastalığın yayılmasında sessiz birer kaynak oluştururlar. Hepatit A virüsü genellikle oral-fekal (ağız-dışkı) yolla, kontamine olmuş (virüs bulaşmış) su veya besinlerin alınmasıyla, kişiler arası temasla, ya da cinsel temasla bulaşır. Memleketimizde büyük kentlerde dahi kanalizasyon sistemlerinin yeterince düzenli olmaması ve içme ve kullanma sularının temininin uygun koşullarda yapılamaması (özellikle su baskınlarından ve tabii afetlerden sonra) Hepatit-A enfeksiyonunun yayılmasında büyük rol oynar.</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-39662799394066434092012-05-09T14:22:00.001-07:002012-05-09T14:22:36.808-07:00Hepatit ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-7872015324680635595" itemprop="articleBody" style="background-color: white; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-8253960452517348120" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/hepatit-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #2e2efe; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Hepatit ve tedavisi">Hepatit ve tedavisi</a>Hepatit A ve tedavisi Hepatit A Hepatit A (HA) viral hepatitlerin en sık görülen şeklidir. özellikle hastalığın düşük deredeli formlarının erken çocukluk çağından itibaren görüldüğü, sosyal olarak dezavantajlı bölgelerde oldukça sık olan bir insan virozudur. Son 20 yıldır, sosyo-ekonomik durumun iyileşmesine bağlı olarak, popülasyonda anti-HA antikor prevalansında belirgin bir azalma olmuştur (1). Hijyenin düzelmesi ve yaşam koşullarının daha sağlıklı olması, hepatit A virüsünün popülasyon içinde dolaşmasını azaltmış olmakla birlikte, hastalık tamamen ortadan kalkmamıştır. Hatta tersine bu durum, klinik vakaların ve epidemilerin hastalığı hala geçirmemiş olan daha ileri yaştaki kişilerde ortaya çıkmasına yol açmıştır (3). Aşılanma bu eğilimi kontrol etmek ve hastalığa karşı korunmak için en etkin yoldur. Hastalık Hepatit A, küçük RNA virüsü ile oluşan akut karaciğer inflamasyonu ile karakterizedir. Küçük çocuklarda sıklıkla semptomsuzdur, erişkinlerde ise daha ciddi seyreder. Ateş, baş ağrısı, ağrı, yorgunluk ve gastrointestinal rahatsızlık gibi sistemik influenza tipi semptomlarla başlar. Bunu sıklıkla sarılık (erişkinlerdeki vakaların %50-80inde) izler. Hastalık hiçbir zaman kronikleşmemekle birlikte, yaklaşık 1 aylık bir akut dönemden sonra 6 aya kadar uzayabilen bir iyileşme dönemi ile birlikte uzun süreli bir hastalık olduğu dikkate alınmalıdır (4). Bazı olgularda, hastanın durumu hastaneye yatmayı gerektirebilir (%20-50). Vakaların %7-10unda rölaps ve vakaların %5inden azında ise uzamış kolestatik form gözlenebilir (5). Semptomatik tedavi dışında hepatit Anın tedavisi yoktur. Hepatit A özellikle erişkinlerde, daha az oranda da çocuklarda fulminan hepatit etiyolojisinde önemli bir yer tutmaktadır. Bu şekiller nadir olmakla birlikte (vakaların %0.2-0.4ü) prognoz ağırdır ve mortalite yüksektir (50 yaşından büyüklerde %2). Bu tablonun tek çaresi acil karaciğer transplantasyonudur (6). Semptomatik olsun veya olmasın, doğal enfeksiyon geçirilmesi yaşam boyu koruma sağlar. Epidemiyoloji Virüs insandan insana fekal-oral yol ile, daha sıklıkla enfekte yiyecek ve içeceklerden geçer. Kuluçka dönemi 15-45 gün arasındadır. Rezervuarı insandır ve enfekte kişiler sarılığın ortaya çıkışının iki hafta öncesinden başlayarak, semptomların kaybolmasını takiben 10 gün sonraya kadar bulaşıcı kalırlar. Dünya genelinde, rapor edilen vaka sayısı yılda yaklaşık 1.4 milyondur. Hepatit Anın belirtisiz seyreden formları da eklendiğinde bu oran 3-10 kat artmaktadır (7). Epidemiyolojik özelliklerine göre bölgeler, insidans açısından yüksek, orta, düşük ve çok düşük insidanslı bölgeler olarak belirlenmiştir. Fransa, Doğu Avrupadaki komşuları gibi insidansın orta derecede olduğu bölgededir. Fransada semptomatik hepatit A formu 100,000 kişide 20-50 olarak belirlenmiştir (8). Genç erkeklerde anti HA virüs antikoru insidansı 1985de %30.4 iken, 1997de %11.5 olmuştur (1). Buna göre, insanların hepatit A virüs enfeksiyonuna yakalanma ve ciddi formların gelişme insidansı erişkin yaş grubuna doğru kaymaktadır. Virüs ile kontaminasyon sıklıkla endemisi yüksek bölgeye yolculuklar sırasında ortaya çıkmaktadır (vakaların %25i). A.B.D.de 1987-1997 arasında hepatit A insidansı 100,000 kişide 10 vaka, 4-14 yaş grubunda 100,000 kişide 15-22 vaka olarak belirlenmiştir. Bu ülkedeki vakaların büyük kısmı toplumdaki epidemiler sırasında görülmektedir (9).</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-62032395810550295682012-05-09T14:21:00.001-07:002012-05-09T14:21:02.277-07:00Bağırsak Tıkanması ve Tedavi Süreci<br />
<span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: small;"><a href="http://www.saglikarastirmasi.com/bagirsak-tikanmasi-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #2e2efe; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Bağırsak Tıkanması ve Tedavisi">Bağırsak Tıkanması ve Tedavisi</a></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: small;"><br /></span><span style="font-family: Georgia, 'Times New Roman', serif; font-size: small;">BAĞIRSAK TIKANMASI:Bağırsak tıkanması, dışkının bağırsak kanalında ilerlemesinin tam ve kalıcı olarak engellenmesiyle ortaya çıkan bir hastalık tablosudur. Sonuçlan çok ağır olabilen, erken ve doğru tanı ile zamanında tedavi edilmediğinde Ölümle sonuçlanabüen bir hastalıktır. Değişik bağırsak tıkanması tabloları arasında, oluşma biçimi ve hastalığın gelişme hızına göre farklılıklar görülür.Bağırsak tıkanmaları mekanik ve dinamik tıkanma olarak ikiye aynin:. Mekanik tıkanmanın da kendi içinde akut ve subakut biçimleri olabilir. Basit bağırsak tıkanması olarak da bilinen mekanik tıkanmanın (mekanik ileus) gidişi subakut olabilir. Bu tabloda bağırsak geçişi engellendiği halde bağırsak kan dolaşımı normaldir. Mekanik tıkanmanın Öteki türünde ise boğulan bağırsak parçası geçişi engelleyerek kangrene kadar gidebilen kan akımı bozukluklan yapar ve çok ağır bir tabloya neden olur. Aynı tablo bağırsak dönmesi (vol-vulus), bağırsak invajinasyonu ve boğulmuş fıtıklarda da gelişebilir. Dinamik tıkanmanın (dinamik ileus) en sık görülen tipi, karın zan iltihaplarında ortaya çıkan paralitik ileustur. Bu durumda bağırsak duvanndaki sinir ağının felci sonucunda bağırsak kaslan çalışamaz. Bu nedenle bağırsak içeriğinin ilerlemesi engellenir.</span><br />
<div class="post-header" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 1.6; margin-bottom: 1.5em; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;">
<div class="post-header-line-1">
</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-8766660795459270002012-05-09T14:17:00.001-07:002012-05-09T14:17:56.613-07:00Gilbert ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-3574936063548938195" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-1393867230328834778" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<h1 style="background-color: white; color: #045fb4; font-family: Arial; font-size: 13px; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 5px; padding-top: 0px; position: relative;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/gilbert-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #2e2efe; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Gilbert ve tedavisi">Gilbert ve tedavisi</a></h1>
<div>
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
Gilbert sendromu, karacigerin, alyuvar hücrelerinin parçalanmasi ile üretilen, bilirubin adindaki maddeyi gerektigi gibi isleme koymadigi, yaygin görülen, hafif bir karaciger bozuklugudur. Ayni zamanda yapisal hepatik islevsizlik, indirekt iyi huylu bilurubinemi ve ailevi hemolitik olmayan sarilik olarak da bilinen Gilbert sendromu genellikle tedavi gerektirmez ve ciddi komplikasyonlar olusturur. Hatta, Gilbert sendromu iyi huylu yapisi nedeniyle, genellikle hastalik olarak kabul edilmez. Bu rahatsizligin bulundugu çogu insan bunu, kan testinde bilirubin düzeylerindeki artis görüldügü zaman, tesadüfi olarak fark etmektedir. Gilbert sendromu ABD nüfusunun yüzde 3ü ila yüzde 10unu etkilemektedir. Erkeklerde bu rahatsizlik kadinlara göre daha sik görülür. Kalitsal bir rahatsizlik olan Gilbert sendromu dogustan mevcuttur. Ender olarak semptomlara yol açsa da, bilirubin düzeyini süt sariligina neden olacak kadar yükseltebilir. Bilirubin tehlikeli bir düzeye ulasmasa da, meydana gelmesi halinde, huzuru kaçiran bir görüntü arz edebilir. Genellikle, bilirubin fazlasi, cildi etkilemeden önce gözlerin aklarinin sariya dönmesine neden olur. Eger bilirubin düzeyinin artisi devam ederse, cildiniz sarimsi bir renk alabilir.</div>
</div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3884601439358868492.post-51630683433572641442012-05-09T14:16:00.001-07:002012-05-09T14:16:36.812-07:00Gastrit ve tedavi süreci<br />
<div class="post-body entry-content" id="post-body-4826749868592088416" itemprop="articleBody" style="background-color: white; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<div class="post-body entry-content" id="post-body-8366613583147100646" itemprop="articleBody" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Arial, Tahoma, Helvetica, FreeSans, sans-serif; font-size: 15px; line-height: 1.4; position: relative; width: 570px;">
<a href="http://www.saglikarastirmasi.com/gastrit-ve-tedavisi.asp" rel="bookmark" style="color: #2e2efe; cursor: pointer; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; outline-color: initial; outline-style: initial; outline-width: 0px; padding-bottom: 0px; padding-left: 0px; padding-right: 0px; padding-top: 0px; text-decoration: none;" title="Psikopat-Hayalet.Com Gastrit ve tedavisi">Gastrit ve tedavisi</a><span style="background-color: white; line-height: 1.4;">GASTRİT NEDİR? Gastrit midenin iç yüzünde bulunan mukoza tabakasının iltihaplanmasıdır. Erişkinlerde ileri yaşlarda olmak üzere tüm toplumda sık görülen bir rahatsızlıktır. Çoğunlukla kronik (müzmin) gastrit görülür. Ülsere göre daha yüzeysel bir hasar vardır. Fakat daha derinlere geçebilir ve ülser oluşturacak şekilde aşındırma yapabilir. Gastrit, çoğunlukla bakteriyel enfeksiyon sonucu oluşur. Yoğun antibiyotik tedavisi sonucu başarılı bir tedavi gerçekleştirilir. Toplumda sık rastlanan bir mide rahatsızlığıdır. Belirti vermeden de görülebilen bir hastalık olduğundan yaklaşık her iki yetişkinden birinde gastrit vardır. GASTRİTİN NEDENLERİ Şimdiye kadar bilinenler en önemli faktörlerin arasında, kronik H. pylori enfeksiyonu dikkat çekmektedir. Bütün dünyada bu bakteriye rastlanır. Gelişmekte olan ülkelerde en yüksek enfeksiyon oranına sahip hastalık yapan bir bakteridir. Amerikalı yetişkinlerin yüzde 50‘sinde görülmektedir. Yalnız bu bakterinin, çocukluk döneminde alındığı ve vücutta yıllar boyunca barındığı düşünülmektedir. Beslenme alışkanlığı, gastrit oluşumunda önemli bir faktördür. Kötü beslenme, alkol kullanımı, doğrudan mide yüzeyini tahriş ederek gastrite neden olabilir.</span></div>
</div>maykhttp://www.blogger.com/profile/11402999043409587851noreply@blogger.com0